Antik dönemde magmatik ve metamorfik kayaçların Mısır ve Yunan heykel sanatıyla ilişkisi

Özet

Magmatik ve metamorfik kayaçlar, tabiattaki oluşumları esnasında birbirinden farklı jeolojik süreçlerin ve kimyasal yapılarını meydana getiren çeşitli minerallerin etkisiyle, zengin renk çeşitliliği, dikkat çekici damar desenleri, parlak ve pürüzsüz doku, ışıltıyla parlayabilen yüzey görünümü, yontulabilen ayrı ayrı sertlik derecesi, çetin hava koşullarına ve yük taşıyabilmeye karşı direnç gösterebilme gücü gibi pek çok fiziksel niteliğe sahip doğal taşlardır. Algılanabilir özellikleriyle insanoğlunun daima ilgisini çekmiş olan bu taşlar, Paleolitik çağlarda ilkel toplulukların gündelik yaşam gereksinimlerini karşılamak için biçimlendirdiği pek çok işlevsel aletin yapımına olanak sağladıkları gibi özellikle insan zihninin ürünü olan duygu ve düşüncelerin açığa çıkartılmasına da ilham vermiştir. Böylece ilk insan toplulukların simgesel dünya tasavvurlarında çeşitli tinsel anlamlar kazanarak tarih öncesi çağlarda sembolik bir algı nesnesi haline gelen magmatik ve metamorfik kayaçların daha gelişmiş uygarlıkların inşa edildiği antik çağlarda da kullanımı sürmüş ve özellikle Mısır ve Yunan heykel sanatının en ayrıcalıklı malzemeleri arasına girmiştir. Bu makalenin amacı, Antik Mısır’ın Aswan şehrindeki ocaklardan çıkan magmatik kayaçların, ve Antik Yunan’ın, Naxos ve Paros isimli adalarında bulunan metamorfik kayaçların, birbirinden farklı fiziksel ve kimyasal özelliklerini ortaya koymak ve bu kayaçların Mısır ve Yunan heykel sanatında ayrı ayrı biçimlendirilen insan figürüne kazandırdığı simgesel anlamları irdelemeye çalışmaktır.